Ev ekonomisi yapmak aslında çok kolay. Bugün birkaç küçük tavsiyeyle henüz yeşil yaşama giriş yapmayanlara bir yol göstermek istiyorum. Kullandığınız ürünlerden en iyi verimi almak, bazı malzemeleri tekrar başka işler için kullanmak ve evdeki malzemelerle işinize yarayacak şeyler ortaya çıkarmak tamamen sizin elinizde.
Yumurta Sarısı
Bazı tariflerde yumurtanın sadece beyazını kullanırız. Kalan sarıyı hemen çöpe atmayın. Daha sonra kullanmak züere saklamanız da bir işe yaramaz, çünkü bozulur. Bunu güzelliğiniz için kullanabilirsiniz. Ev yapımı saç maskeniz sayesinde saçınız proteine kavuşabilir. Artık saç maskesi satın almanıza gerek kalmayacak
Bulaşık Teli
Kapların üzerini kapamak ve yiyecekleri sıcak tutmak için kullandığınız alüminyum folyoları atmadan önce top haline getirin ve bulaşık teli olarak kullanın. Evet, çok ciddiyim. Artık bulaşık teli almak için para harcamanıza gerek yok. Tavalarınızı, ızgaranızı, fırınınızı temizlemek için tek yapmanız gereken kullandığınız alüminyum folyoyu kullanmak. Alüminyum folyonun gümüş parlatmada ne kadar etkili olduğunu da göreceksiniz. Folyoyu suya tutun, bir çay kaşığı tuz dökün ve ovalamaya başlayın. Harika sonuçlar elde edeceksiniz. Folyonuzdan dümdüz bir top yapıp kurutma makinanıza atarsanız, makinadan sürekli gelen tıngırdamayı da önleyebilirsiniz. Bunu henüz ben denemedim, yaptıysanız deneyimlerinizi bizimle paylaşın lütfen.
Buzdolabı Düzenleyiciler
Banyoda ya da yatak odasında daha önce kullandığınız plastik kutuları buzdolabınızı düzenlemek için kullanabilirsiniz. Buzdolabı raf aralığınız çok genişse çok daha fazla malzemeyi tek bir kutuda depolayabilirsiniz. Dolabınızda neyin nerede olduğunu bilebilirsiniz böylece.
Eşyaları tekrar kullanarak hayatlarını uzattığınızı unutmayın. Böylece hem eşyalarınızın çöpe gitmesini önlüyorsunuz, hem de onları başka işler için yıllarca kullanabiliyorsunuz. Peki sizin ev ekonomisi için yarattığınız çözümler neler?
Pages
Doğal bir yaşam için doğal çözümler burada...
Çayınızı Daha Uzun Süre Demleyin!
Bugün Susun Weed isimli müthiş bir kadınla tanıştım. Çok satan kitapları, çok rağbet gören atölyeleri var. Bitkilerle sağlıklı yaşam konusunda bir uzman. İngilizce bilenler, buradan web sitesine ve çalışmalarına göz atabilirler.
Susun Weed'den öğrendiğim bir yöntemden bahsedeceğim size. Bitki çaylarını sağlıklı oldukları için çok tüketmeye çalışıyoruz evet. Ancak Weed'in iddiasına göre bizim gibi 3-5 dakika demlenmek bitki çayları için yeterli değil. Tüm sağlıklı etkisini suya bırakması için çayın en az 8 saat suda kalması gerekiyor.
O yüzden geçen gece ekinezya çayımı yaklaşık 8 saat kadar demledim. Geceden küçük bir kavanoza kaynar suyu ve çay poşetini koyup kapağını kapattım. Sabah olduğunda poşeti çıkardım, çayı bardağıma alıp bir kaşık balla tatlandırdıktan sonra afiyetle içtim. Soğuk çay içme konusunda sıkıntı çekeceğinizi sanmıyorum. Özellikle yazın sabahları serinletici bir etkisi de olur bence. Bu soğuk çayı yapacağınız diğer içecekler için su olarak da kullanabilirsiniz. Özellikle detoks için hazırladığınız otlu içeceklerde. Ayrıca içtiğiniz çayın tüm faydalarını vücudunuza aldığınızı bildiğiniz için çayı sıcak içmeyi hiç de özlemeyeceksiniz.
Siz hangi çayları içiyorsunuz, bu tavsiyemden sonra çayını 8 saat demlenmeye bırakanlar kimler? Tavsiyelerinizi ve yorumlarınızı alalım...
Susun Weed'den öğrendiğim bir yöntemden bahsedeceğim size. Bitki çaylarını sağlıklı oldukları için çok tüketmeye çalışıyoruz evet. Ancak Weed'in iddiasına göre bizim gibi 3-5 dakika demlenmek bitki çayları için yeterli değil. Tüm sağlıklı etkisini suya bırakması için çayın en az 8 saat suda kalması gerekiyor.
O yüzden geçen gece ekinezya çayımı yaklaşık 8 saat kadar demledim. Geceden küçük bir kavanoza kaynar suyu ve çay poşetini koyup kapağını kapattım. Sabah olduğunda poşeti çıkardım, çayı bardağıma alıp bir kaşık balla tatlandırdıktan sonra afiyetle içtim. Soğuk çay içme konusunda sıkıntı çekeceğinizi sanmıyorum. Özellikle yazın sabahları serinletici bir etkisi de olur bence. Bu soğuk çayı yapacağınız diğer içecekler için su olarak da kullanabilirsiniz. Özellikle detoks için hazırladığınız otlu içeceklerde. Ayrıca içtiğiniz çayın tüm faydalarını vücudunuza aldığınızı bildiğiniz için çayı sıcak içmeyi hiç de özlemeyeceksiniz.
Siz hangi çayları içiyorsunuz, bu tavsiyemden sonra çayını 8 saat demlenmeye bırakanlar kimler? Tavsiyelerinizi ve yorumlarınızı alalım...
Fermente Yiyeceklerden Gelen Sağlık
Midemizdeki bakteriler sağlığımızda sandığımızdan daha fazla etkili. İçimizdeki bu mikro ekosistemle ilgili bir şeyler öğrenmeye başladığımda fermente yiyecekleri hayatımıza daha ne kadar sokabiliriz diye düşünmeye başladım.
İnsan vücudunu mikropların gelişip yayılması için yaratılan karmaşık bir sandal olarak görebiliriz. Beslenme uzmanları özellikle film yıldızlarının ciltlerine değil midelerine bakarak onlar için güzellik formülleri hazırlıyorlar. İster güzellik için ister vücudunuzun dengesini sağlamak için, yiyecekleri fermente etmek yapabileceğinizin en iyisi diyebilirim.
Marketlerdeki ürünlerin çoğunda antibakteriyel özellikler görüyoruz, bu yüzden bakterilerden korkar olduk. Oysaki çamurla oynarsanız ya da bir köpek yüzünüzü falan yalarsa ya da fermente edilmiş yiyecekler tüketirsek bakteri çeşitliliğimiz artar ve daha sağlıklı oluruz.
Büyüklerimiz yiyecekleri uzun süre korumak, besinleri daha iyi sindirmek ve sağlıklı bir yaşam sürmek için bakterileri nasıl kullanacaklarını biliyorlardı. Ama biz şimdi bakterilerin kökünü kazımaya çalışıyoruz. Sevdiğimiz ve güvenle tükettiğimiz tek yiyecek yoğurt kaldı neredeyse. Ekşi mayadan yapılan ekmek ya da lahana turşusu gibi fermente edilmiş yiyecekleri tüketmenizi öneririm.
Bugünkü tarifimde lahana turşusu yapıyoruz. Ekşi ve baharatlı bir lezzet olacak. Yemeğinizin yanında salata olarak tüketebilirsiniz. Sağlıklı bakterilere vücudunuzu emanet edin!
Peki turşunuzun hazır olduğunu nasıl anlayacaksınız? Birkaç gün sonra kavanozun ağzında küçük baloncukların oluştuğunu göreceksiniz. Bu, turşunuzun yaşıyor olduğuna işaret. Hastalık yapan mikropları kovacak bu harika yiyeceği sofranızdan eksik etmeyin.
İçindekiler:
İnsan vücudunu mikropların gelişip yayılması için yaratılan karmaşık bir sandal olarak görebiliriz. Beslenme uzmanları özellikle film yıldızlarının ciltlerine değil midelerine bakarak onlar için güzellik formülleri hazırlıyorlar. İster güzellik için ister vücudunuzun dengesini sağlamak için, yiyecekleri fermente etmek yapabileceğinizin en iyisi diyebilirim.
Marketlerdeki ürünlerin çoğunda antibakteriyel özellikler görüyoruz, bu yüzden bakterilerden korkar olduk. Oysaki çamurla oynarsanız ya da bir köpek yüzünüzü falan yalarsa ya da fermente edilmiş yiyecekler tüketirsek bakteri çeşitliliğimiz artar ve daha sağlıklı oluruz.
Büyüklerimiz yiyecekleri uzun süre korumak, besinleri daha iyi sindirmek ve sağlıklı bir yaşam sürmek için bakterileri nasıl kullanacaklarını biliyorlardı. Ama biz şimdi bakterilerin kökünü kazımaya çalışıyoruz. Sevdiğimiz ve güvenle tükettiğimiz tek yiyecek yoğurt kaldı neredeyse. Ekşi mayadan yapılan ekmek ya da lahana turşusu gibi fermente edilmiş yiyecekleri tüketmenizi öneririm.
Bugünkü tarifimde lahana turşusu yapıyoruz. Ekşi ve baharatlı bir lezzet olacak. Yemeğinizin yanında salata olarak tüketebilirsiniz. Sağlıklı bakterilere vücudunuzu emanet edin!
Peki turşunuzun hazır olduğunu nasıl anlayacaksınız? Birkaç gün sonra kavanozun ağzında küçük baloncukların oluştuğunu göreceksiniz. Bu, turşunuzun yaşıyor olduğuna işaret. Hastalık yapan mikropları kovacak bu harika yiyeceği sofranızdan eksik etmeyin.
İçindekiler:
- 1/2 mor lahana
- 1/2 beyaz lahana
- 1 büyük havuç
- 1 küçük kırmızı soğan
- 1 yeşil elma ya da armut
- Birkaç dal taze soğan
- 1 dal zencefil
- 1 kırmızı biber
- 2 çorba kaşığı tuz
- Dilerseniz bir şişe kaynak suyu
- Sebzeleri uzun ince şekilde doğrayın.
- Zencefili parçalayıp sebzelere ekleyin.
- Tüm malzemeyi tuz ekleyerek büyük bir kavanoza alın
- Tadına bakın. Tuzlu ama yenilebilir bir tadı olması gerekiyor.
- Tuz sebzelerdeki suyu çıkaracak, böylece turşu suyu oluşacak.
- Sebzeleri ellerinizle suyunu salana kadar sıkın.
- Çıkan su, sebzeleri tamamen kaplamıyorsa biraz su ekleyin, çeşme suyu değil, şişe suyunu tercih edin.
- Malzemelerin su yüzeyine çıkmasını engellemek için içi dolu daha küçük bir kavanozu ya da kaseyi sebzelerin üzerine koyun.
- Biraz daha sularının çıkmasını bekleyip genişçe bir kavanoza alın.
- En üstüne birkaç lahana yaprağı ekleyerek malzemeyi suyun içinde tutmaya özen gösterin.
- 4 gün içinde turşunuz hazır olacak.
- Tadı biraz ekşi olmalı, bazıları tadının iyice oturması için bir hafta kadar bekletiyor.
Donmuş Makarna Sosu - Domatesli
Çalışan biri olarak her akşam yemek yapmanın çok zor olduğunu biliyorum. Üstelik bir yandan sağıklı beslenmek istiyoruz, bir yandan katkı maddesi ve koruyucu içeren binlerce ürün, kolay kullanımıyla bizi cezbediyor. Ben buna şöyle bir çözüm buldum; hafta sonları ya da diğer boş vakitlerimde gelecek hafta kullanacağım yemeklerin ana malzemelerini hazırlayabildiğim kadar hazırlıyorum. Böylece işten eve yorgun argın geldiğimde çok daha uzun sürede pişebilecek bazı yemekleri sadece 15 dakikada hazırlayabiliyorum.
İşte favori yemeğim: dondurulmuş domates sosu! Evet, akşamları yapacak bir şey bulamıyorsam, makarnamı haşlayıp dondurulmuş soslarımdan birkaç küp çözdürüyorum, makarna pişene kadar onu da bir tavada ısıtıyorum. Ortaya hem lezzetli hem de çok sağlıklı bir öğün çıkıyor.
İçindekiler:
Bu arada marketlerden aldığımız domatesler genellikle tam olgun olmuyorlar. Dolaba koymadan tezgah üzerinde domateslerinizi bir hafta kadar bekletirseniz gerekli olgunluğa ulaşacaklardır.
Yaptığınız ilginç makarna soslarını hepimizle paylaşmayı ihmal etmeyin!
İşte favori yemeğim: dondurulmuş domates sosu! Evet, akşamları yapacak bir şey bulamıyorsam, makarnamı haşlayıp dondurulmuş soslarımdan birkaç küp çözdürüyorum, makarna pişene kadar onu da bir tavada ısıtıyorum. Ortaya hem lezzetli hem de çok sağlıklı bir öğün çıkıyor.
İçindekiler:
- 6-7 domates
- Tuz, karabiber
- Zeytinyağı
- 1 hurma (tatlılık vermesi için)
- İsteğe bağlı olarak sarımsak, soğan, biber, patlıcan, bal kabağı...
- Fırını 180 derecede ısıtın.
- Tüm malzemeleri büyük parçalar halinde doğrayarak fırın tepsisine dizin.
- Tüm malzemeyi kaplayacak şekilde zeytinyağı ekleyin. Genel olarak malzemelerin üzerine püskürtmeniz bile yeterli.
- Tuz ve karabiber serpin.
- Sebzeleri fırında 45 dakika, hafif kararana kadar pişirin.
- Fırından çıkarıp bir süre soğumasını bekleyin.
- Daha sonra bir kaba alıp blender ile karıştırın.
- Karışımı biraz kıvamlandırmak için su ya da et suyu ekleyin.
- Çekirdeğini çıkardığınız hurmayı, tuz ve karabiberi ekleyin.
Bu arada marketlerden aldığımız domatesler genellikle tam olgun olmuyorlar. Dolaba koymadan tezgah üzerinde domateslerinizi bir hafta kadar bekletirseniz gerekli olgunluğa ulaşacaklardır.
Yaptığınız ilginç makarna soslarını hepimizle paylaşmayı ihmal etmeyin!
Cildinizi Bu Çayla Besleyin
Bugün vereceğim çay tarifi içmeniz değil, banyo keyfinizi yararlı bir hale getirmek için. Banyo yapmaktan hoşlanmayan çocuklarınız için bu karışımı kullanarak banyoyu eğlenceli bir aktiviteye de çevirebilirsiniz. Yapımı kolay, maliyeti düşük... Haftada bir kez de olsa böyle bir lüksü ailenizdeki herkes hak ediyor bence.
Bu çayın faydası saymakla bitmez; yorulan kaslarınızı yatıştırıyor, sizi sakinleştiriyor, cildinizi besliyor, pürüzsüzleştiriyor ve cildinizde harika bir koku bırakıyor.
Dediğim gibi banyo yapmayı sevmeyen çocuklarınız, banyo çayını yaparken büyük bir hevesle size yardım bile edebilirler. Bir bakacaksınız siz sıcak suyla bitkileri demlemeye başladığınızda banyo için hazırlanmaya başlamışlar. Deneyimle sabittir. :) İşi biraz daha eğlenceli kılmak için oyuncak çaydanlıklara doldurduğunuz çayla banyoda evcilik de oynayabilirsiniz. Kendiniz için mi? O zaman kokulu bir mum yakın, elinize kitabınızı alıp sakince banyonun keyfini çıkarın.
Aşağıda bu iş için kullanabileceğiniz bitkileri listeledim. Hepsinin içeriği farklı, iyi geldiği şeyler ayrı. Kendinize, bütçenize ve o günkü modunuza ya da rahatsızlıklarınıza göre istediğiniz bitkiyle hazırlayacağınız bu banyo çayı size çok iyi gelecek.
Öküzgözü: Rahatlatıcı ve cildi besleyici özelliklere sahip olan öküzgözü cildinize aynı zamanda yumuşaklık da kazandıracak. Ayrıca öküzgözü iltihaplanmayı ve mantarı önler, böcek ısırıkları, pişik, deri dökülmesi, egzama gibi tahrişleri iyileştirir.
Lavanta: Lavantanın da rahatlatıcı özelliği var. Ayrıca lavanta antibakteriyeldir ve cildi çok iyi temizler.
Gül: Harika kokusuyla strese ve baş ağrılarına bire birdir. Gülde bulunan C vitamini kolajen yapımına ve cildi genç tutmaya yardımcı olur. Ayrıca kanamayı durdurucu özelliği olan gül gözenekleri temizleyip sıkıştırma özelliğine de sahip.
Yeşil Çay / Beyaz Çay: Detoks özelliğine sahip bu çay sizi yenileyecek. İçindeki antioksidanlar sayesinde yaşlanma karşıtı olan bu çayı içindeki kafein dolayısıyla çocuklarınızda kullanmak istemeyebilirsiniz.
İçindekiler:
- Yarıya kadar dolu küvet için;
- Yarım kap bitki karışımı
- Hazır karışımlardan kullanacaksanız 3-4 demlik poşeti
- 1 Kap kaynar su
- Bitkileri bir kaba alıp karıştırın
- Üzerine kaynar suyu boşaltın
- 10-15 dakika kapağını kapatıp demlendirin
- Yarısını doldurduğunuz küvete karışımı dökün
- Banyodan sonra küvette derin temizlik yapmak istemiyorsanız karışımı dökmeden önce mutlaka süzün
Konservelerde BPA Tehlikesi
Konserve yiyeceklerde bol miktarda yapay tatlandırıcı, şeker ve tuz bulunuyor. Tabii ki bir gıdanın yıllarca bozulmadan saklanabilmesini bir şeylere borçlu olması gerekiyor. Ancak düşük sodyumlu ve daha sağlıklı gıdalar konserveleyen bir marka da olsa bu konservelerde hâlâ BPA tehlikesi var. Teneke konservelerde neler oluyor, birlikte bakalım;
BPA plastik maddelerde bulunan bir kimyasal, evet. Teneke kutuların içindeki plastik kaplamada da bulunabileceğini hiç düşünmemiştiniz değil mi? BPA'nın buradaki görevi paslanmayı engelleyerek konservenin raf ömrünü uzatmak. Konserve açtığınız zaman içindeki plastik kaplamaya dikkat edin, evet orada!
BPA 1960'larda geliştirilmiş, plastik yapımında kullanılan bir madde. İç salgı bezlerinin çalışmasını engelleyen bir madde olduğu 2011 yılında kanıtlandı. Küçük miktarlarda kullanıldığında sağlığı tehdit etmeyen bu masum kimyasal, uzun vadede beyinde, çocukların prostat bezinde ve davranışlarda bozukluklara yol açıyor. Hayvanlarda yapılan çalışmalar, bu maddenin kanser ve diğer ölümcül hastalıklara yol açtığı da artık aşikâr. Yapılan bir incelemede bir kişiye 5 gün boyunca sadece konserve yiyecekler verildi ve kişinin sisteminde on misli BPA bulundu. İşin daha da kötüsü eğer tüm öğününüz konserve yiyeceklerden oluşuyorsa, BPA değeri bin misline kadar çıkabiliyor!
Genellikle ortalama bir yetişkinin idrarındaki BPA seviyesi bir litre için 2 mikrogramdır. Ancak örneğin konserve fasulye yediğinizde bu seviye bir litre için 20 mikrograma kadar çıkar.
Her zamanki önerim işlenmemiş ya da az işlenmiş gıdlar tüketmek olacak. Konserve doğranmış domates kullanmak çok kolaydır ama domateslerinizi kendiniz doğrayarak ömrünüzü uzatabilirsiniz. Konserveleri hayatınızdan tamamen çıkarın diyemiyorum, çünkü büyük kolaylık sağlıyorlar ve acil durumlar için çok önemli birer yardımcı oluyorlar. Ancak tüketimi azaltmaya lütfen dikkat edin.
Rulo Sandviçler
Bugün çocuklarınız için hem besleyici hem de çekici bir tarif vereceğim. Pikniğe giderken, çatkapı misafir geldiğinde ya da televizyon izlerken çocuklarınızın atıştırabileceği küçük kanepeler. Çocuklar ekmeğin içine peynir, domates, salam koyduğunuzda bunu yemek istemeyebilirler, o yüzden işi biraz daha eğlenceli hale getirelim istiyorum. Bu rulo sandviçleri yapmak çok kolay. İçine istediğiniz malzemeleri koyabilirsiniz; jambon, salam, sosis, beyaz peynir, zeytin ezmesi, kaşar, pesto sosu, ketçap, mayonez, reçel, çikolata. Çocuğunuzun sevdiği yiyeceklerle sağlıklı malzemeleri bir araya getirin, yeter.
İçindekiler:
- Dilimlenmiş ekmekler (kepekli olanları tercih edin)
- Fıstık ezmesi, krem peynir, somon balığı, marul, havuç rendesi... aklınıza ne gelirse
- Ekmeklerin kabuklarını ayırın.
- Ekmek dilimlerini merdaneyle dümdüz olup genişleyene kadar açın.
- Dilediğiniz malzemeleri koyun ve rulo yapın.
- Ruloyu suşi gibi kalın kalın dilimleyin.
- Malzeme fazla gelirse rulolarınızı kapatmak için kürdan kullanın.
Daha Parlak Bir Cilt İçin Doğal Bir Çözüm
Gün içinde makyaj malzemeleriyle ve kirli havayla savaş veren cildinizi parlatmak istiyorsanız az sonra vereceğim tarife %100 güvenebilirsiniz, çünkü evinizdeki malzemelerle cüzdanınızı boşaltmadan yapabileceğiniz tamamen doğal bir çözüm bu. Cildinize iyileştirici bir terapi yapmak isteyenler bu yazıyı kesinlikle okuyun!
Karbonat, cildinizde zımpara etkisi yaratacak ve ölü deriyi kaldırıp altından taptaze, tertemiz deriyi ortaya çıkaracak. Zımpara deyince kulağa biraz acılı geliyor, değil mi? Hiç alakası yok. Kesinlikle deneyin!
Bu karışım cildinize matlık veren, güneşle birlikte kırışıklıklara yol açan o ölü deriyi kaldırıp atacak. Ayrıca siyah noktaların çıkmasını engelleyecek. Kesinlikle harika bir tarif için hazır olun!
İçindekiler:
- Karbonat
- Her gün kullandığınız yüz temizleyiciniz
- Yüz temizleyicinizden avucunuza biraz dökün.
- Macun kıvamına gelene kadar karbonat ekleyin.
- Elde ettiğiniz macunla yüzünüzü güzelce ovun.
- Suyla durulayın ve cildinizin ne kadar pürüzsüzleştiğine şahit olun!
- Bunu ayda bir ya da iki defadan fazla yapmayın, yoksa cildiniz hassaslaşıp soyulabilir.
- Bu karışım cildinizi yenilemekle kalmıyor, gözeneklerinizi açtığı için kullandığınız diğer bakım ürünlerinin daha çok işe yaramasını sağlıyor.
Hadi, şimdi karışımı hazırlayıp uygulayın ve hissettiğiniz değişiklikleri hepimizle paylaşın!
Şifalı Otlardan Yükselen Mucizevi Buhar
Sebzeleri haşlayarak tüketmeyi seviyorum. Tüm besin değerini koruyor böylece. Geçen gün kavanozun dibinde kalan biberiyeyi ne yapsam diye düşünürken aklıma müthiş bir fikir geldi. Sebzeleri haşlarken içine biberiyeleri de attım. Harika kokusuyla sebzelere değişik bir tat verdi. Bence tüm otları bu şekilde kullanabilirsiniz.
Haşladığınız şifalı otlarla neler yapabilirsiniz?
- Bitkilerinizi sulayabilirsiniz.
- Özellikle pilav ve makarna pişirirken bu suyu kullanabilirsiniz.
- Et suyu yaparken kullanabilirsiniz. Yakın zamanda kullanmayacaksanız buz kalıplarına koyabilirsiniz.
- Soğuyan susan bitkileri süzdükten sonra içine biraz sirke ekleyip tuvalet temizliğinde kullanabilirsiniz.
- Buhar banyosu yapabilirsiniz. İçinden sebze ve otları çıkardığınız suyun buharında başınızı havluyla kapatarak beş dakika durabilirsiniz; böylece gözenekleriniz açılacak, cildiniz temizlenecektir!
Limon Kabuğundan Mucizeler
Yemeklerinizde limon lezzeti
Limonu sıkmadan önce kabuğunu rendeleyin. Rendelediğiniz kabukları daha sonra kullanmak üzere derin dondurucuya atabilirsiniz. Örneğin pasta kremanıza çok hoş bir parlaklık verebilirsiniz limon kabuğuyla.
Limon sirkeli temizlik
Limonların kabuklarını dilimleyip bir hafta boyunca derin dondurucuda saklayın. Böylece yeterli miktarda limon sirkesi elde edebileceksiniz. Limon sirkesini ev temizliğinde hatta sebze ve meyvelerinizi yıkarken güvenle kullanabilirsiniz.
Limonlu Buz Küpleri
Limon dilimlerini buz kalıbına koyup limonlu buz küpleriyle içeceklerinize değişik bir lezzet katabilirsiniz.
Limonlu Zeytinyağı
Limon kabuklarını nazikçe kurutun ve zeytinyağı ekleyin. Zeytin yağının limon tadını içine çekmesi için karışımı iki hafta kadar bekletmeniz gerekecek.
Limonlu Keseler
Limon kabuklarını fırında kurutun ve sevdiğiniz bitkilerle karıştırın. Örneğin lavanta ve limon kabuğundan hazırladığınız karışımı küçük bez keselere doldurun ve çekmecelerinize, dolaplarınıza, kışlıklarınızın arasına sıkıştırın. Harika bir koku vereceğinden emin olabilirsiniz.
Paslanmaz Çelik Temizleyici
Limon kabuğunu biraz tuzla karıştırın ve paslanmaz çelik eşyalarınızı bu karışımla ovun. Nasıl parladıklarını gördüğünüzde şaşıracaksınız!
Limon Esansı
Limon esansının stres ve gerginliği azalttığı, insanı neşeli bir moda soktuğu bilimsel olarak kanıtlanmış. İyi hissetmek için yapmanız gerek çok basit. Limon kabuklarını sıkıp suuyunu çıkarın. Çıkan esansı iyice ciğerlerinize çekin.
Kesme Tahtası Temizliği
Limon esansı antibakteriyel özelliği sayesinde özellikle ahşap yüzeyleri temizlemek için idealdir. Özellikle, soğan, balık, et gibi kötü koku yaratan malzemeleri kullandıktan sonra limon kabuğunu sıkarak çıkan esansla kesme tahtanızı temizleyebilirsiniz.
Limonlu Salata Sosu
Limon kabuğu rendesi, limon suyu, zeytinyağı, biraz tuz ve karabiber... Karıştırın. Bu basit ama leziz salata sosu, yeşilliklerinze can katacak.
Mikrodalga Temizliği
Bir kaseye biraz su, ve sıkılmış limon koyun. 2 dakika boyunca mikrodalgada ısıtın. Buharlaşan sudan çıkan esans, mikrodalganızdaki lekelere işleyecek, temizlenmesini sağlayacaktır.
Limon Ekstratı
Limon rendesinin üzerine biraz vodka ekleyin ve karışımı 8 hafta boyunca bekletin. Bu süre içinde başka kullandığınız limon olursa kabuklarını karışıma ekleyebilirsiniz. 8. haftadan itibaren yemeklerinizde ve kokteyllerinizde kullanabileceğiniz bu özüt, çoğu zaman kurtarıcınız olacak!
Limonlu Losyon
Bir poşet nane çayının üzerine rendelediğiniz limon kabuklarını ekleyin, üzerine kaynayan su dökün. Sprey şişesine koyacağınız karşımı 5 gün boyunca buzdolabında muhafaza edebilirsiniz. Ara sıra dolaptan çıkarıp, temiz cildinize biraz sıkın ve cildinizi biraz canlandırın. Ama sakın unutmayın, bu karışımı sürdükten sonra güneşe çıkmamanız gerekir. İyisi mi akşamları ya da dışarı çıkmayacağınız zaman kullanın.
Ev Yapımı Yüzey Temizleyicisi
Bugün birlikte ev yapımı yüzey temizleyicisi hazırlayacağız. Tamamen doğal malzemelerle hazırlayacağınız bu karışımın tezgahlarınızı nasıl da güzel temizlediğini gördüğünüzde hem şaşıracak, hem de zararlı kimyasallardan arındığınız için sevineceksiniz.
Yüzey temizleyicimiz için beyaz sabun kullanacağız. Çünkü sabun her zaman kuru kalabilir ve bozulmasından endişe etmezsiniz. Ancak aldığınız sabunun %100 doğal olduğundan emin olun, markası önemli değil. Anti-bakteri özelliği olan doğal sabunları tercih edebilirsiniz. Doğal olması, temizlik yaptığınız yüzeylerde hiçbir kimyasal kalıntı bırakmaması açısından çok önemli.
İçi karbonat dolu bir kavanoza sabunu rendeleyin. İşte bu kadar basit! Sabunu rendelemek için mutfak robotunuzu da kullanabilirsiniz. Sabunu birkaç parçaya ayırıp robota atın, robotu birkaç saniye çalıştırın, bitti gitti. Daha uzun süre çalıştırırsanız içindeki ısı artacak, sabun yumuşayacak ve birbirine yapışacaktır. Çubuk şeklinde rendeniz varsa, bu iş için biçilmiş kaftandır kendisi, onu kullanın.
İçindekiler:
- %100 doğal sabun
- Karbonat
- Büyük ve kapaklı bir kavanoz alın
- 2 Ölçek karbonat, 1 ölçek rendelenmiş sabunu kavanoza ekleyin
- İyice karıştırın
Kullanımı:
- Temizlemek istediğiniz yüzeye karışımınızdan biraz serpiştirin.
- Temizlik bezini, süngerini ya da fırçasını ıslatın.
- Ovmaya başlayın!
- Suyla ya da sirkeyle durulayın
Siz doğal temizlik için evinizde neler yapıyorsunuz? Kendi tariflerinizi de paylaşın, yayınlayalım. Yeni ve doğal yöntemlere her zaman açığız!
Ev Yapımı Naneli Ağız Gargarası
Günlük kullandığımız her ürünü aslında evde hazırlamak mümkün. Koruyucu kimyasallardan uzak durup, daha doğal, daha sağlıklı bir yaşam hedefliyorsanız, doğru yerdesiniz. Bugün birlikte tamamen ev yapımı, ferahlatıcı bir gargara tozu hazırlayacağız. Evet karışımı sulu olarak hazırlamıyoruz, çünkü suda zamanla bakteriler üreyebiliyor ve raf ömrü oldukça kısa oluyor.
Karbonat: Ana maddemiz karbonat. Diş macunlarında, ağız sularında genel olarak kullanılan tamamen doğal bir madde. Karbonatın alkalikleştirme özelliği de var, yani ağızdaki asit düzenini sağlıyor. Ayrıca ağızdaki bakterilerle savaşıp kökü kokuları da engelliyor.
Nane yağı: Karbonat bildiğiniz gibi biraz tuzlu, bu yüzden gargara yaparken mideniz bulanabilir. Hazırladığımız karışıma birkaç damla nane yağı eklersek gargaranın tadı hem ferah hem de lezzetli oluyor. Ayrıca nane yağı, diş ağrıları, ağız iltihapları için de birebir! Ancak aktarınızdan satın alırken nane yağının tamamen doğal olmasına özen gösterin.
Karışıma dilediğiniz doğal malzemeyi eklemekte özgürsünüz. Esanslı bir tat istiyorsanız limon ya da çilek yağı bile kullanabilirsiniz. Bakterileri öldürmek için tuz ekleyenler bile var!
Malzemeler:
- 1/2 kap karbonat
- 10 damla nane yağı
- Bir kavanozda nane yağını ve karbonatı karıştırın
- Kapağını kapatıp, banyoda baş köşenize koyun.
- Karışımdan 1 çorba kaşığı alıp 1/3 kap su ile karıştırın
- 30 saniye boyunca ağzınızı çalkalayıp gargara yapın ve tükürün
Ev Yapımı Tıraş Losyonu
Silhat yağı, aktarlarda kolaylıkla bulabileceğiniz bir malzeme. Bu malzeme cildi hem nemlendirmeye hem de yenilemeye yarıyor. Ayrıca yanaklardaki yağ oluşumunu kontrol altında tutuyor. Haydi başlayalım!
Malzemeler:
- 1/4 kap aloe vera jel (%100 doğal olanlarından bulabilirseniz harika olur)
- 1/4 kap hamamelis yağı
- 1 çorba kaşığı gliserin
- İhtiyaç halinde karşımı inceltmek için 2-3 çorba kaşığı su
- Turunç esansı ve silhat yağı
- Küçük bir şişe
- Küçük bir sürahi ya da maşrapa
- Kase
- Çırpma teli
- Aloe vera jeli, hamamelis yağı ve gliserini bir kasede tamamen karışana kadar çırpın.
- Karışıma 12 damla silhat yağı, 6 damla turunç esansı ekleyin.
- Hepsini tekrar çırpın.
- İstediğinizden daha katı olduysa istediğiniz kıvama ulaşıncaya kadar su ekleyip çırpmaya devam edin.
- Sürahinizin ve şişenizin temiz ve kuru olmasına özen gösterin.
- Karışımı sürahiye aktarıp, sürahiden şişenize dökün.
- Sürahiniz yoksa küçük bir huni de kullanabilirsiniz.
- Haydi deneyin!
- Erkeklerin yüzünde, kadınların bacaklarında rahatlıkla kullanılabilecek bu losyon cildinize çok iyi gelecek!
Yiyecekleri Taze Tutmanın Yolları
Haftalık ya da aylık alışveriş yapanlar ya da balkon hasatlarını toplayanların bu yiyecekleri hem bir arada hem de ilk günkü gibi taze tutulması için çok çaba sarf ettiğini biliyorum. Bugün sizlere yiyeceklerinizi daha uzun süre taze tutmanız için bazı püf noktaları hazırladım.
Hangi yiyecekler buzdolabına konmamalı?
Önemli bir soru; çünkü hemen hepimiz marketten döner dönmez tüm meyve sebzeyi buzdolabına yığarız bozulmamaları için. Örneğin tropikal meyveleri buzdolabına koymanıza hiç gerek yoktur. Avokado, karpuz, mango, vs. Ancak daha ılıman mevsim meyvelerini mutlaka dolapta soğutmanız gerekir. Çilek, böğürtlen, yaban mersini, bu meyvelere örnek olabilir. Meyveleri olgunlaşmaları için oda sıcaklığına bırakmak da yapılacak en doğru hareket. Olgunlaşmamış meyveleri buzdolabına koymak, meyveleri taze tutar ama olgunlaşmalarını durdurur. Sebzelere gelince... Özellikle yapraklı sebzeleri buzdolabında tutmak sebzelerin çıtır çıtır ve taze kalmasını sağlar. Asla buzdolabına koymamanız gereken sebze ve meyveler ise şunlar: soğan, sarımsak, patates ve domates.
Bitkileri daha uzun süre saklamak için ne yapılmalı?
Bitkilerinize çiçeklerinize gösterdiğiniz özeni göstermeniz gerekir. Maydanoz, kişniş, biberiye gibi bitkileri küçük bir kavanoza yerleştirebilir, yapraklara değmeyecek şekilde kavanozu suyla doldurabilirsiniz. Ancak kavanozdaki suyu, aynı çiçeklerinizde olduğu gibi en fazla iki günde bir değiştirmeyi sakın unutmayın. Bitkileriniz lastik bantlarla paketlenmişse, bu bantları kesinlikle çıkarın, kavanozda özgürce beklesinler. Doğrudan güneş ışığına maruz bırakmadan kuru ve serin bir ortamda bekletebilirsiniz. Bununla uğraşmak istemezseniz bitkilerinizi buzdolabında da saklayabilirsiniz. Ancak kese kağıdına koymayı ihmal etmeyin. Böylece bitkileriniz daha uzun süre tazeliklerini koruyabilecekler. Fesleğeni ise sakın buzdolabına koymayın, fesleğenler oda sıcaklığında bekletilmeli.
Yeşil yapraklı sebzeler nasıl saklanmalı?
Yapraklı sebzelerin uzun ömürlü olabilmesi için kuru ve serin bir rafta buzdolabında saklanması gerekir. Kuru olmalarına özellikle özen gösterin, salata kurutucusu ya da kağıt havlu kullanabilirsiniz. Kuruttuğunuz yapraklı sebzeleri kağıt havluya sarın. İçine daha fazla kağıt havlı koyduğunuz kilitli buzdolabı poşetlerine sebzelerinizi bu şekilde yerleştirebilirsiniz. Poşeti kilitlemeden önce içindeki havayı elinizden geldiğince çıkarmaya dikkat edin. Bu şekilde, yeşil yapraklı sebzeleriniz bir hafta kadar dayanabilir. Poşetleri ara sıra kontrol edin, kağıt havlular nemlenmişse, çıkarıp yenilerini koyun. Sebze ve meyveleri buzdolabında ayrı çekmece ya da raflara koyduğunuzda emin olun. Ayrıca yeşil yapraklı sebzelerinizi saklarken yaprakları sakın koparmayın, mümkünse kökleriyle birlikte saklayın ve kullanacağınız kadar yaprağı kopararak poşetin ağzını kapatıp saklayın.
Siz bu yöntemlerden hangilerini kullanıyorsunuz? Sebze-meyve saklarken nelere dikkat ediyorsunuz?
Ev Yapımı Pancake
Pancake aslında bildiğimiz krepten biraz farklı. Bizim mutfağımızda krepler, akıtmalar incecik pişirilir; ancak pancake'in asıl özelliği biraz kalın olmasıdır. Ayrıca pancake harcı da krep harcından daha yoğundur.
İyice kabarmış, güzel pişirilmiş bir pancake için birkaç püf noktasını bilmeniz yeterli. İnternetten bulabileceğiniz herhangi bir pancake tarifini kullanabilirsiniz. Ben size çok beğendiğim bir tarifi ve ufak püf noktalarını vereceğim.
Malzemeler:
- 6 kap un
- 1/2 çay kaşığı karbonat
- 3 çay kaşığı kabartma tozu
- 1 çorba kaşığı tuz
- 2 çorba kaşığı şeker
- Derin bir kapta tüm malzemeleri karıştırın
- Kıvam alana dek çırpın
- Pancake pişirirken elde ettiğiniz karışımdan çok doğru tavayı kullanmanız önemli
- Kendinize güzel, küçük bir kasserol satın alın
- Kasserolünüzü ocakta ısıttıktan sonra bir parça tereyağı koyun
- Pancake harcını kalın bir tabaka elde edecek şekilde ekleyip kapağını kapatın
- 3-4 dakika pişirdikten sonra pancake'inizi ters çevirin
- 1-2 dakika da böyle pişirin
Pancake tarifimizi denediniz mi? Kasserol ile ilgili deneyimlerinizi bizimle de paylaşın!
Kilden Aksesuar Yapımı
Karbonattan harika aksesuarlar yapabileceğinizi biliyor muydunuz? Üstelik bu aksesuarlara sevdiğiniz kokuları da eklemek mümkün! Peki bu aksesuarları nerede kullanabilirsiniz? Yüzük, kolye, bileklik, biblo, ağaç süsleri, duvar süsleri... Liste sonsuza kadar uzanabilir, sizin yaratıcılığınıza kalmış.
Haydi şimdi karbonatla hazırlayacağımız kilin tarifine bir göz atalım:
Malzemeler:
- 1 kap karbonat
- 1/2 kap mısır nişastası
- 3/4 kap su
Yapımı:
- Malzemeleri orta ateşte bir tavaya alın
- Karışım patates püresi kıvamına ulaşıncaya kadar karıştırın
- Karışımı tavadan alıp kurumaması için bir havluya sarın ve soğumasını bekleyin
- Hamuru bir iki dakika yoğurun
- Hamuru 1 cm kalınlığında olacak şekilde oklavayla açın
- İstediğiniz kalıplarla ya da yeteneğinize güveniyorsanız bıçak yardımıyla hamurunuzu kesip şekillendirin
- Kolye, bileklik vs yapacaksanız uygun gördüğünüz yerden zincir ya da ip geçirmek için bir delik açın
- Hamurları 80 derecede 40 dakika boyunca ara sıra çevirerek fırında pişirin
Deneyimlerinizi bizimle paylaşın, ortaya nasıl aksesuarlar çıktı, merakla bekliyoruz!
\o/
Konular
Tüm Yazılar
-
▼
2014
(16)
-
▼
Ocak
(16)
- Ev Ekonomisine Giriş
- Çayınızı Daha Uzun Süre Demleyin!
- Fermente Yiyeceklerden Gelen Sağlık
- Donmuş Makarna Sosu - Domatesli
- Cildinizi Bu Çayla Besleyin
- Konservelerde BPA Tehlikesi
- Rulo Sandviçler
- Daha Parlak Bir Cilt İçin Doğal Bir Çözüm
- Şifalı Otlardan Yükselen Mucizevi Buhar
- Limon Kabuğundan Mucizeler
- Ev Yapımı Yüzey Temizleyicisi
- Ev Yapımı Naneli Ağız Gargarası
- Ev Yapımı Tıraş Losyonu
- Yiyecekleri Taze Tutmanın Yolları
- Ev Yapımı Pancake
- Kilden Aksesuar Yapımı
-
▼
Ocak
(16)